Skip to content Skip to footer

Terapi, kişilerin kendini daha iyi tanıması, güçlü ve zayıf yönlerini, olumlu ve olumsuz benlik algılarını fark etmesi ve bu olumsuz duygu, düşünce ve davranışlarını daha işlevsel olumlu düşüncelere dönüştürebilmesi için önemli bir süreçtir. Kişilerin hayatlarında karşılaştıkları zorluklarla işlevsel şekilde başa çıkmalarına yardımcı olmayı amaçlar. Yalnızca bireysel sorunlar değil aynı zamanda aile ve çevre ile kurduğu ilişkilerde bireysel terapinin kullanıldığı alanlar arasına girmektedir.

Yetişkin terapileri, kişilik patolojileri, depresyon, kaygı bozuklukları, panik bozukluk ve sosyal fobi, öfke kontrol problemleri, ilişki problemleri gibi çeşitli psikolojik rahatsızlıkları ele alır.

  • Kişilik Patolojileri

Her birey kendine özgü kişilik özellikleri taşır. Ancak bazı durumlarda, bu özellikler kişinin yaşamını, ilişkilerini ve genel işlevselliğini olumsuz etkileyebilir. Kişilik patolojileri, bireyin çevresindeki dünyayla uyumlu bir şekilde etkileşim kurmasını zorlaştıran kalıcı davranış ve düşünce kalıplarını içerir. Bu, kişinin kim olduğunu sorgulamasına neden olabilir, ancak burada önemli bir nokta var: değişim ve dönüşüm mümkündür.

Kliniğimizde, kişilik patolojilerini anlamak ve onlarla başa çıkmak için bireye özgü bir yaklaşım benimsiyoruz. Uzman psikologlarımız, sizinle derinlemesine çalışarak, bu zorluğun kökenine inmenize, içsel potansiyelinizi keşfetmenize ve daha sağlıklı bir yaşam sürdürmenize yardımcı olur.

  • Depresyon

Depresyon, sadece üzüntü değil; uzun süreli umutsuzluk, isteksizlik ve enerji kaybı ile kendini gösteren ciddi bir ruhsal bozukluktur. Günlük yaşamı, ilişkileri ve işlevselliği olumsuz etkileyebilir. Biyolojik, psikolojik ve çevresel etkenlerin birleşimiyle oluşabilir. Tedavi edilebilir bir durumdur; terapi ve gerektiğinde ilaç desteğiyle iyileşme mümkündür.

  • Kaygı Bozuklukları

Kaygı bozuklukları, kişinin sürekli ve aşırı endişe yaşadığı, genellikle kontrol edemediği düşüncelerle baş edemediği durumlardır. Bu bozukluklar kalp çarpıntısı, nefes darlığı gibi fiziksel belirtilerle de kendini gösterebilir. Yaşam kalitesini düşürse de psikoterapi ve uygun müdahalelerle kontrol altına alınabilir.

  • Panik Bozukluk

Panik bozukluk, aniden ve yoğun şekilde ortaya çıkan panik ataklarla karakterizedir. Kişi kalp krizi geçiriyormuş gibi hissedebilir, kontrolünü kaybetme korkusu yaşar. Atakların tekrar edeceği endişesi günlük yaşamı kısıtlayabilir. Ancak bilişsel davranışçı terapi ile oldukça etkili sonuçlar alınabilmektedir.

  • Fobiler

Fobi, belirli bir nesneye, duruma ya da canlıya karşı duyulan yoğun ve mantık dışı korkudur. Korkunun şiddeti, tehdidin gerçek boyutuyla orantısızdır. Uçak, yükseklik, böcek, kan gibi pek çok şeye karşı gelişebilir. Fobiler kişinin hayatını sınırlayabilir ama maruz bırakma terapisi gibi yöntemlerle tedavi edilebilir.

  • Sosyal Fobi

Sosyal fobi, başkaları tarafından olumsuz değerlendirilme korkusudur. Kişi topluluk önünde konuşmaktan, tanımadığı insanlarla iletişime geçmekten veya göz önünde olmaktan kaçınır. Bu durum özgüveni zedeleyebilir ve sosyal yaşamı kısıtlayabilir. Psikoterapi özellikle bilişsel davranışçı terapi bu bozuklukta oldukça etkilidir.

  • Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB)

OKB, kişinin istemeden zihnine gelen takıntılı düşünceler (obsesyonlar) ve bu düşünceleri hafifletmek için yaptığı tekrarlayıcı davranışlarla (kompulsiyonlar) karakterizedir. Sürekli el yıkama, kontrol etme, simetri takıntısı gibi şekillerde görülebilir. Kişinin işlevselliğini ciddi ölçüde etkileyebilir, ancak terapi ve ilaçla başarılı şekilde yönetilebilir.

  • Travma Sonrası Stres Bozuklu (TSSB)

TSSB, kişinin yaşamını tehdit eden ya da aşırı korku, dehşet ve çaresizlik hissettiği bir olayın ardından gelişen bir rahatsızlıktır. Kişi olayı tekrar yaşıyor gibi olur, kabuslar görebilir, tetikleyicilerden kaçınır. TSSB zamanla kendi kendine geçmez ama travma odaklı terapi ve EMDR gibi yöntemlerle etkili biçimde tedavi edilebilir.

  • Yeme Bozuklukları

Yeme bozuklukları, kişinin yeme alışkanlıklarını fiziksel ya da psikolojik sağlığını tehdit edecek şekilde değiştirmesiyle ortaya çıkar. Anoreksiya, bulimia ve tıkınırcasına yeme bozukluğu en bilinen türleridir. Vücut algısındaki bozulmalar, kontrol ihtiyacı ya da duygusal zorlanmalarla ilişkilidir. Psikoterapi ve beslenme desteği birlikte yürütülmelidir.

  • Cinsel Kimlik ve Yönelim

Cinsel kimlik, bireyin kendini kadın, erkek, her ikisi ya da hiçbiri olarak tanımlamasıdır. Cinsel yönelim ise duygusal ve romantik çekimin hangi cinsiyete yönelik olduğudur. Bu konular bireysel, doğal ve çeşitlidir. Kimlik veya yönelimle ilgili yaşanan içsel çatışmalar ya da toplumsal baskılar psikolojik destekle sağlıklı şekilde ele alınabilir.

Leave a comment

Our site uses cookies. Learn more about our use of cookies: cookie policy